Yaralanmalı Trafik Kazası Tazminatı Hesaplama
Kazada yaralanan kişilerin maddi ve manevi zararlarının hesaplanmasına yönelik uzman analizle geliştirilmiş tazminat hesaplama sistemidir.
DetaylarÖlümlü Trafik Kazası Tazminatı Hesaplama
Trafik kazasında vefat eden kişinin yakınları için destekten yoksun kalma tazminatının profesyonel yöntemlerle hesaplanmasını sağlar.
DetaylarBedeni Hasar Tazminatı Hesaplama
Geçici veya kalıcı bedensel hasar durumlarında alınabilecek tazminat miktarının hesaplanmasına yardımcı olan çevrim içi araçtır.
DetaylarTrafik Kazası Sonrası Haklarınızı Biliyor musunuz?
Kazadan sonra yalnız değilsiniz. Tazminat hesaplama araçlarımız ve uzman rehberlerimizle yasal haklarınıza hızlıca ulaşın. Gerek maddi zararlar, gerekse manevi kayıplar için adil bir tazminat süreci sizi bekliyor.
-
Trafik kazası tazminatı nedir?
Trafik kazası tazminatı, bir trafik kazasında zarar gören kişilerin uğradığı maddi veya manevi kayıpların karşılanması amacıyla ödenen tazminattır. Bu tazminat; kazada yaralanan kişinin çalışma gücü kaybı, tedavi masrafları, gelir kaybı gibi maddi zararlarını veya ölen kişinin yakınlarının destekten yoksun kalma zararını kapsar. Trafik kazası sonucu oluşan maddi hasarlar, yaralanmalar ya da ölüm durumlarında, kusurlu tarafın zorunlu trafik sigortası belli sınırlara kadar bu tazminatları karşılar. Sigorta poliçesiyle karşılanamayan kısımlar ise kusurlu kişiden talep edilebilir.
Kısaca, trafik kazası tazminatı kazadan doğan maddi zararları (örneğin gelir kaybı, tedavi giderleri, araç hasarı) ve manevi zararları (örneğin çekilen acı ve üzüntü) telafi etmeyi amaçlayan yasal bir haktır.
-
Trafik kazası tazminatı nasıl hesaplanır?
Tazminat miktarı hesaplanırken kazazedenin kaza nedeniyle uğradığı ekonomik kayıp esas alınır. Bu hesaplama yapılırken dikkate alınan başlıca kriterler şunlardır:
Kusur Oranı: Kazada zarar gören kişi kısmen kusurlu ise, tazminat miktarı kusur oranına göre azaltılır. Örneğin %20 kusurluysa, alacağı tazminat %20 eksilir. Tamamen kusurlu olan bir kişinin ise tazminat talep hakkı bulunmaz.
Maluliyet Oranı: Kaza sonucunda kalıcı sakatlık veya iş gücü kaybı oluşmuşsa, sağlık raporuyla belirlenen maluliyet yüzdesi hesaplamaya dahil edilir. Maluliyet oranı ne kadar yüksekse, tazminat o ölçüde artar.
Yaş ve Çalışma Süresi: Mağdurun yaşı, aktif çalışma yılları ve varsa “pasif çalışma” dönemi (emeklilik sonrası destek süresi) dikkate alınır. Daha genç bir kazazedenin kalan çalışma süresi uzun olacağından tazminat miktarı genellikle daha yüksek çıkar.
Gelir Düzeyi: Kazazedenin kaza öncesindeki aylık geliri veya kazanç potansiyeli temel alınır. Maaş arttıkça, kazanç kaybına göre hesaplanan tazminat tutarı da yükselir.
Bu kriterlere göre önce kazazedenin kazanç kaybı aylık olarak hesaplanır: (Aylık net gelir) – (kusur oranı kadar gelir kesintisi) formülüyle bulunur ve ardından maluliyet oranı uygulanır. Elde edilen aylık kayıp yıllık olarak 12 ile çarpılır. Son olarak, mağdurun kalan kaç yıl çalışabileceği (yaşı ve beklenen emeklilik yaşı dikkate alınarak) bu yıllık kayıpla çarpılır.
Örneğin, aylık net geliri 10.000 TL olan, kazada %20 kusurlu ve %50 maluliyet oranına sahip 30 yaşındaki bir kişinin:
Aylık gelir kaybı: 10.000 TL – (%20 kusur) = 8.000 TL. Bu tutar maluliyet oranı (%50) ile çarpılır: 8.000 × 50% = 4.000 TL aylık kazanç kaybı.[1]
Yıllık kayıp: 4.000 TL × 12 = 48.000 TL.
Toplam tazminat: Mağdur 30 yaşında ve yaklaşık 37 yıl daha çalışabilir kabul edilirse, 48.000 TL × 37 = 1.776.000 TL maddi tazminat hesaplanır.
Her kazanın koşulları farklı olabileceğinden, hesaplanan miktarlar değişebilir.[2] Ayrıca, tazminat tutarı hesaplanırken trafik sigortasının ödeyebileceği azami limit de göz önünde bulundurulur; hesaplanan tutar sigorta limitini aşarsa, aşan kısım doğrudan kusurlu kişiden talep edilmelidir. En doğru hesaplama için uzman bir aktüer veya avukata danışmak faydalı olacaktır.
-
Yaralanmalı trafik kazasında tazminat nasıl hesaplanır?
Yaralanma ile sonuçlanan trafik kazalarında, mağdur (ve gerekiyorsa yakınları) belirli koşullarda sigorta şirketinden tazminat alma hakkına sahiptir. Yaralanmalı trafik kazası tazminatı, kazada tamamen kusurlu olmayan ve bedensel zarara uğrayan kişinin kayıplarını karşılamak amacıyla ödenir.
Bu tazminat hesaplanırken mağdurun yaşı, kazadan önceki maaşı, kaza sonrası oluşan sakatlık (maluliyet) oranı ve kazadaki haklılık payı (kusursuzluk oranı) gibi veriler esas alınır.
Örneğin, yaralanma nedeniyle belli bir süre çalışılamaması veya kalıcı iş gücü kaybı oluşması durumlarında bu gelir kaybı yukarıdaki kriterler doğrultusunda hesaplanır. Yaralanmalı kazalarda zorunlu trafik sigortası, mağdurun tedavi masraflarını, geçici iş göremezlik zararını ve kalıcı maluliyet varsa gelir kaybını belirli bir limite kadar karşılar. 2025 yılı için trafik sigortasının kişi başı üst limiti 2.700.000 TL’dir.
Sigorta, tazminatı bu limite kadar öder; hesaplanan tazminat tutarı limiti aşarsa, kalan miktar kazaya sebep olan kusurlu şahıstan talep edilebilir.
Yaralanma sonrası tazminat alabilmek için kazadan hemen sonra gerekli işlemlerin eksiksiz yapılması (kaza tespit tutanağı tutulması, hastaneden sağlık raporu alınması vb.) ve sigorta şirketine zamanında başvurulması gerekir.
Mağdur kaza sonrası evraklarını tamamlayıp sigortaya başvurduğunda, sigorta şirketi talebi inceleyerek ödeme yapar. Sigorta şirketi, başvuruyu uygun bulursa genellikle 8 iş günü içinde tazminatı öder.
Eğer sigorta ödemeyi reddeder veya eksik ödeme yaparsa, mağdurun Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurma ya da doğrudan kusurlu tarafa karşı dava açma hakkı vardır.
-
Ölümlü trafik kazasında tazminat nasıl hesaplanır?
Ölümlü kazalarda ödenecek destekten yoksun kalma tazminatı, hayatını kaybeden kişinin geride kalan yakınlarının uğradığı maddi kaybı telafi etmeyi amaçlar. Bu tazminat miktarı hesaplanırken birden fazla kriter göz önüne alınır:
- Ölen Kişinin Geliri: Vefat eden kişinin kazadan önceki aylık geliri veya ekonomik kazanç potansiyeli hesaplamaya dahil edilir. Gelir ne kadar yüksekse, geride kalanların mahrum kaldığı destek tutarı da o kadar fazla olacaktır.
- Yaşı ve Çalışma Süresi: Ölen kişinin yaşı, aktif çalışma yıllarının ne kadar olduğu ve beklenen emeklilik/pasif dönem süresi önemlidir. Genç yaşta vefat eden bir kişinin çalışabileceği süre daha uzun olduğundan, destek süresi buna göre hesaplanır.
- Hak Sahipleri (Destek Alanlar): Ölen kişinin bakmakla yükümlü olduğu veya fiilen destek olduğu yakınları dikkate alınır. Tazminat, bu kişilerin her birinin ölenin gelirinden mahrum kalma oranına göre paylaştırılabilir. Eşi, çocukları, anne-babası gibi yakınlar genellikle hak sahibi olarak değerlendirilir.
- Kusur Durumu: Eğer ölen kişinin kazadaki kusur oranı varsa, hesaplanan tazminattan bu orana tekabül eden kısmın düşülmesi gerekir. Ölen tamamen kusurluysa, yakınları tazminat talep edemez; ancak ölenin kendi sigorta poliçelerinde özel teminatlar varsa bu kapsamda ödeme yapılabilir.
Bu verilere dayanarak, ölenin sağlığında elde ettiği gelirden geride kalanların mahrum kaldığı destek tutarı hesaplanır. Hesaplama, ölen kişinin geride kalanlara ömrü boyunca sağlayabileceği maddi desteğin, yukarıdaki kriterlerle belirlenmesi şeklinde yapılır.
Örneğin, ölen kişinin yaşı 40 ve aylık geliri 20.000 TL ise, aktif çalışma süresi yaklaşık 25 yıl olarak kabul edilebilir. Bu durumda yıllık kazanç (20.000 TL x 12 ay = 240.000 TL) üzerinden 25 yıllık toplam destek tutarı hesaplanır. Eğer kusur oranı varsa, bu oran düşülerek tazminat miktarı belirlenir.
Zorunlu trafik sigortasının ölüm halinde kişi başı ödeme limiti 2.700.000 TL’dir. Sigorta şirketi, hesaplanan destek tazminatını bu limite kadar öder. Eğer tazminat miktarı bu limiti aşarsa, kalan kısmın kusurlu sürücüden talep edilmesi mümkündür.
Ayrıca, ölümlü kazalarda sigorta şirketi cenaze masraflarını poliçe kapsamında karşılar. Ölenin defin giderleri ile ölüm anı hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri de tazminat hesabına dahil edilir.
Destekten yoksun kalma tazminatına ek olarak, ölenin ailesi manevi tazminat talebinde de bulunabilir.
-
Ölümlü Trafik Kazasında Kimler Tazminat Talep Edebilir?
Hayatını kaybeden kişinin desteğinden yoksun kalan ve bu nedenle maddi zarara uğrayan yakınları, tazminat talep edebilir. Türk Borçlar Kanunu'na göre, ölenin yakınları ve ölenin sağladığı destekten mahrum kalanlar bu tazminatı isteme hakkına sahiptir.
Uygulamada, ölen kişinin eşi, çocukları, anne ve babası öncelikli olarak destekten yoksun kalma tazminatı talep eden kişiler arasındadır. Ayrıca, ölenin kardeşleri veya nişanlısı gibi yakınları da, ölenin bakımına muhtaç durumda iseler, bu tazminatı talep edebilirler.
Önemli olan, tazminat talep eden kişinin, ölenin maddi desteğini almakta olduğunun veya bu desteğe gerçekten muhtaç olduğunun ispatıdır. Örneğin, ölen kişi sağlığında ailesine düzenli maddi destek sağlıyorsa veya çocuklarının eğitim masraflarını karşılıyorsa, bu kişiler destekten yoksun kaldıkları gerekçesiyle tazminat davası açabilirler.
Her bir hak sahibinin alacağı tazminat payı, ölenin gelir düzeyi ve hak sahibine sağladığı destek oranı dikkate alınarak ayrı ayrı hesaplanır. Bu hesaplama sırasında yaş, gelir düzeyi ve yaşam beklentisi gibi birçok unsur göz önünde bulundurulur.
-
Zorunlu Trafik Sigortası Tazminat Limiti Ne Kadardır? 2025
Zorunlu mali sorumluluk (trafik) sigortası, kazada karşı tarafa verilecek zararları belirli limitlere kadar teminat altına alır. 2025 yılı için otomobil sınıfı araçlarda sigortanın kişi başına sağladığı bedeni (yaralanma veya ölüm) zarar limiti 2.700.000 TL’dir.
Aynı kazada birden fazla kişi zarar görmüşse, kaza başına toplam bedeni zarar limiti daha yüksek tutulur. Otomobiller için bu üst limit 13.500.000 TL’ye kadar çıkabilmektedir. Maddi zararlar (örneğin araç veya diğer eşyaların hasarı) için ise araç başına 300.000 TL, kaza başına toplam 600.000 TL’ye kadar teminat sağlanır.
Bu limitler her yıl Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından güncellenmekte olup, aracın türüne göre farklılık gösterebilir. Örneğin otomobil ile kamyonun sigorta teminat limitleri aynı değildir; kamyon gibi yüksek riskli araçlarda kaza başına limitler daha farklı olabilir.
Eğer bir kazada hesaplanan tazminat tutarı sigorta poliçesinin teminat limitlerini aşarsa, sigorta şirketi yalnızca kendi limiti kadar ödeme yapar. Limitin üzerinde kalan zararlar için kusurlu taraf veya araç işleteni doğrudan sorumlu tutulur.
Bu durumda zarar gören kişi, limitin üzerinde kalan tazminat tutarını tahsil edebilmek için kusurlu tarafa karşı dava açabilir.
Kendi aracınızda oluşan hasarlar ise karşı taraf kusurlu olduğu sürece onun sigortası tarafından yukarıda belirtilen maddi limitler çerçevesinde karşılanır. Eğer kazada siz kusurluysanız, kendi aracınızdaki hasar zorunlu trafik sigortanız tarafından karşılanmaz; ancak varsa kasko sigortanız devreye girebilir.
Özetle; trafik sigortası hem maddi zararları hem de bedeni zararları belirli limitler dahilinde karşılar. Bu limitleri aşan zararlar için ise yasal yollarla bireysel olarak talepte bulunmak gerekir.
-
Trafik Kazası Tazminatı Almak İçin Nereye ve Nasıl Başvurulur?
Trafik kazası sonrası tazminat alabilmek için öncelikle sigorta şirketine başvuru yapılması esastır. Kazada karşı taraf kusurlu ise, kusurlu araca ait zorunlu trafik sigortası devreye girerek mağdura ödeme yapar. Başvuru süreci aşağıdaki adımlarla ilerler:
- Kaza tespitini yaptırın: Kazadan hemen sonra kaza tespit tutanağı, polis veya taraflarca düzenlenmelidir. Kusur oranlarının belirlenmesi için bu tutanak gereklidir. Ayrıca yaralanma varsa, mutlaka hastaneden alınmış sağlık raporları dosyada yer almalıdır.
- Gerekli evrakları toplayın: Tazminat başvurusu için hazırlanacak dosyada; kaza tutanağı, hastane raporları, tedavi faturaları, eğer ölümlü kaza varsa ölüm belgesi ve veraset ilamı gibi belgeler yer almalıdır. Mağdurun kimlik, iletişim ve gelir durumuna ilişkin belgeler de sürece dahil edilir.
- Sigorta şirketini tespit edin: Karşı tarafa ait aracın trafik sigortasının hangi sigorta şirketine ait olduğunu Tramer (Trafik Sigortaları Bilgi Merkezi) üzerinden öğrenebilirsiniz. Ardından ilgili sigorta şirketine yazılı başvuru yapılmalıdır.
- Tazminat talep dilekçesi verin: Sigorta şirketine hitaben yazılacak dilekçede kaza detayları, mağdurun talebi ve ek belgeler yer almalıdır. Tüm belgelerin eksiksiz ve doğru olması sürecin hızlanması açısından önemlidir.
- Sigortanın değerlendirmesi: Sigorta şirketi, başvuruyu aldıktan sonra dosyayı inceleyerek kusur, maluliyet oranı ve poliçe limiti çerçevesinde ödenecek tutarı belirler. Gerekirse eksper veya aktüer değerlendirmesi yapılır.
- Ödeme teklifi ve süresi: Sigorta şirketi, uygun bulduğu tazminat miktarını mağdura teklif eder. Taraflar arasında anlaşma sağlanırsa, ödeme 8 iş günü içinde gerçekleştirilir. Ödeme, banka yoluyla mağdura veya yasal vekiline yapılır.
- Sigorta ödeme yapmazsa: Sigorta başvuruyu haksız bulur veya eksik ödeme yaparsa, başvuru sahibinin yasal yollara başvurma hakkı vardır. Bu noktada iki yol izlenebilir:
- Sigorta Tahkim Komisyonu: Daha hızlı ve masrafsız bir çözüm yoludur. Genellikle 4-6 ay içinde sonuçlanır.
- Mahkeme yolu: Sigorta şirketine veya kazaya neden olan kişiye karşı maddi/manevi tazminat davası açılabilir. Bu süreç daha uzun sürebilir.
Başvuru sürecinde zamanaşımı süreleri göz önünde bulundurulmalıdır. Tazminat hakkının kaybedilmemesi için kazadan sonra mümkün olan en kısa sürede başvuru yapılmalıdır.
Belgelerin eksiksiz hazırlanması ve süreçlerin doğru yönetilmesi adına, özellikle yüksek tazminat taleplerinde, trafik kazası alanında uzman bir avukattan hukuki destek alınması önerilir.
-
Trafik Kazası Tazminat Davası Ne Kadar Sürer?
Trafik kazalarından doğan tazminat davalarının süresi, davanın içeriğine, tarafların tutumuna ve mahkemenin iş yüküne göre değişiklik gösterebilir. Genel olarak maddi ve manevi tazminat davaları mahkemelerde 1 ila 3 yıl arasında sonuçlanmaktadır.
Dosyanın karmaşıklığı, olayın ağırlığı (örneğin ağır yaralanma veya ölüm), bilirkişi raporları, aktüerya hesapları, kusur değerlendirmeleri ve tarafların itirazları gibi unsurlar süreci uzatabilir. Bazı durumlarda dava süresi 4 yıla kadar çıkabilmektedir.
Taraflar eğer Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurursa, süreç çok daha hızlı ilerleyebilir. Tahkim süreci genellikle birkaç ay içinde sonuçlanır. Ancak tahkim kararına karşı mahkemeye başvurulursa, süreç uzayabilir.
Mahkemeden alınan tazminat kararı sonrası, bu tutarın tahsil edilmesi için icra işlemleri gerekebilir. Bu da sürece birkaç ay daha ekleyebilir.
Öte yandan, sigorta şirketine yapılan doğrudan başvurular genellikle çok daha kısa sürede neticelenir. Eğer başvuru kabul edilirse ve evraklar tamamsa, sigorta şirketi 8 iş günü içinde ödemeyi yapmakla yükümlüdür.
Özetle:
- Sigorta süreci: Günler veya haftalar içinde tamamlanabilir.
- Tahkim süreci: Genellikle birkaç ay sürer.
- Dava süreci: 1 ila 3 yıl, bazı durumlarda daha uzun sürebilir.
Tazminat sürecinin hızlanması ve doğru şekilde yürütülmesi için uzman bir avukatla çalışmak tavsiye edilir.
-
Trafik Kazası Tazminatı Talep Etme Süresi (Zamanaşımı) Ne Kadardır?
Trafik kazalarından doğan tazminat talepleri için belirli zamanaşımı süreleri belirlenmiştir. Genel kural olarak, zarar gören kişi, zararını ve bu zarardan sorumlu kişiyi öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl içinde tazminat talebiyle dava açmalıdır.
Bu süre, kazanın olduğu andan itibaren başlar; zarar ve sorumlu taraf o an biliniyorsa, kaza tarihinden itibaren 2 yıl esas alınır. Ancak hangi şartta olursa olsun, en geç 10 yıl içinde dava açılmalıdır. Aksi takdirde tazminat hakkı zamanaşımına uğrar ve dava açılamaz.
İstisnai durum: Trafik kazası aynı zamanda ceza hukuku açısından suç teşkil ediyorsa (örneğin taksirle yaralama veya ölüme sebebiyet verme), bu durumda ceza zamanaşımı süresi devreye girer. Eğer ceza zamanaşımı henüz dolmamışsa, tazminat davası da açılabilir.
Karayolları Trafik Kanunu'nun 109/2. maddesine göre, ceza sorumluluğu doğuran bir kaza söz konusuysa, ceza zamanaşımı süresi dolmadıkça tazminat talebi de zaman aşımına uğramaz.
Uygulamada, hak kaybı yaşamamak için kazadan sonra mümkün olan en kısa sürede yasal işlemler başlatılmalıdır. Özellikle ciddi yaralanma veya ölümlü kazalarda, mağdur veya yakınları 2 yıllık süre dolmadan sigorta başvurularını yapmalı ve gerektiğinde dava açmalıdır.
Aksi halde zamanaşımı savunmasıyla karşılaşabilir ve tazminat hakkını tamamen kaybedebilirsiniz. Ayrıca kazadan sonra bir ceza davası açıldıysa, bu davanın seyri ve süresi dikkatle takip edilmeli; tazminat talebi de bu süreçle bağlantılı olarak zamanaşımı riskine karşı güvence altına alınmalıdır.
-
Trafik Kazası Tazminat Davasına Hangi Mahkeme Bakar?
Trafik kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davaları, genel olarak Asliye Hukuk Mahkemeleri tarafından görülür. Dava, kural olarak kazanın meydana geldiği yerde veya davalıların (örneğin kusurlu sürücünün veya sigorta şirketinin) yerleşim yerinde bulunan mahkemede açılabilir.
Ancak bazı özel durumlarda Asliye Ticaret Mahkemeleri de görevli olabilir. Özellikle kazaya karışan aracın yolcu veya yük taşıması gibi ticari bir faaliyet kapsamında olması halinde, dava ticari dava niteliği kazanır ve bu durumda görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi olur.
Örneğin, şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapan bir otobüsün karıştığı kazaya ilişkin tazminat davası, ticari ilişki içermesi nedeniyle Ticaret Mahkemesi tarafından değerlendirilir. Ayrıca, sigorta şirketine karşı açılan tazminat davaları da belirli şartlarda ticari dava kapsamında değerlendirilebilir.
Özetle:
- Bireysel (hususi) araçlar için: Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olur.
- Ticari araçlar için: Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olabilir.
Yetkili mahkeme açısından ise Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca davacı;
- kendi yerleşim yerindeki mahkemede,
- kazanın meydana geldiği yerdeki mahkemede,
- veya davalıların yerleşim yerindeki mahkemede
Bu yetki kuralları, davacının kendisi için en uygun mahkemeyi seçmesine imkân tanır. Yine de davanın doğru mahkemede ve doğru hukuki gerekçelerle açılabilmesi için uzman bir avukattan danışmanlık alınması tavsiye edilir.
-
Tam Kusurlu (%100 Kusurlu) Sürücü Tazminat Alabilir mi?
Hayır, bir trafik kazasında tamamen (%100) kusurlu olan bir sürücü, kendi zararları için karşı taraftan tazminat talep edemez. Tazminat hukuku açısından, kazanın tüm sorumluluğu sürücüdeyse, başka birinden maddi veya manevi zarar karşılığı ödeme isteme hakkı bulunmaz.
Örneğin, tek taraflı bir kazada (örneğin virajı alamayıp bariyere çarpmak gibi) sadece kendi aracınıza zarar verdiyseniz ve başka bir taraf yoksa, ya da iki araçlı bir kazada tamamen sizin hatalı olduğunuz tespit edildiyse, bu durumda zorunlu trafik sigortası sizin zararlarınızı karşılamaz. Trafik sigortası yalnızca karşı tarafa verilen zararları teminat altına alır.
Tam kusurlu sürücüler, kendi zararlarını karşılamak için kasko sigortası yaptırmışlarsa, hasarlarını bu poliçe kapsamında telafi edebilirler. Ancak bu, "tazminat" kavramından ziyade bir sigorta teminatı niteliğindedir.
Kendi yaralanması halinde ise sürücü, trafik sigortasından değil; varsa ferdi kaza sigortası ya da sosyal güvenlik kurumları aracılığıyla destek alabilir.
Eğer sürücünün kusur oranı %100 değil de kısmi kusur içeriyorsa, yine tazminat talep etme hakkı vardır; ancak hesaplanan tazminat tutarı, kusur oranı kadar indirilerek ödenir. Örneğin %50 kusurlu olan bir sürücünün alacağı tazminat, hesaplama sonucunda %50 oranında azaltılır.
Özetle: Kusur oranı arttıkça tazminat hakkı azalır; kusur %100 ise tazminat hakkı tamamen ortadan kalkar.
-
Tek Taraflı Trafik Kazasında Tazminat Alınabilir mi?
Tek taraflı trafik kazaları, yalnızca bir aracın karıştığı, örneğin sürücünün virajı alamayıp yoldan çıkması, aracı devirmesi ya da sabit bir nesneye çarpması gibi durumlardır. Bu tür kazalarda sorumluluk genellikle sürücünün kendisine aittir.
Böyle bir durumda sürücü, kazadan doğan kendi zararları için zorunlu trafik sigortasından tazminat alamaz. Çünkü trafik sigortası, yalnızca üçüncü kişilere verilen zararları karşılamak üzere düzenlenmiştir. Karşı taraf olmadığı için sigorta bu zararı teminat altına almaz.
Sürücünün
söz konusuysa, bu durumda sağlık sigortası veya sosyal güvenlik kurumları devreye girebilir. Araçtaki maddi hasarın giderilmesi ise, yalnızca kasko sigortası kapsamında mümkündür. Ancak, araçta yolcu olarak bulunan kişiler için durum farklıdır. Yolcular, kazanın kusurlu sürücüsüne karşı üçüncü kişi konumundadır ve her durumda sigortadan tazminat talep edebilirler. Örneğin sürücü kendi kendine kaza yaparsa ve araçtaki yolcular yaralanırsa, bu kişiler sürücünün trafik sigortasına başvurarak tazminat alma hakkına sahiptir.
Trafik sigortası, yaralanan yolculara maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Eğer kaza ölümlü sonuçlanmışsa, ölen yolcuların yakınları da destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilir.
Sürücü kazada tamamen kusurlu olsa bile, yolcular masum kabul edilir ve zararları sigorta tarafından poliçe limiti dahilinde karşılanır.
Ayrıca, tek taraflı kazanın sebebi yolun bozukluğu, altyapı kusuru veya açık bırakılmış bir çukurkamu kurumu veya sorumlu idareye karşı maddi ve manevi tazminat davası açılabilir.
Bu tür özel durumlarda sürecin hukuka uygun şekilde ilerlemesi için uzman bir avukattan destek almak tavsiye edilir.
-
Kazada Aracım Hasar Gördü, Masraflarını Kim Karşılar?
Trafik kazası sonucunda aracınızda meydana gelen maddi hasarlar, kazadaki kusur oranına göre karşılanır. Eğer kazada kusur karşı taraftaysa, aracınızın onarım masrafları temel olarak karşı tarafın zorunlu trafik sigortası tarafından ödenir.
2025 yılı için zorunlu trafik sigortası, araç başına 300.000 TL’ye kadar, kaza başına ise 600.000 TL’ye kadar maddi hasarı karşılayabilmektedir. Onarım bedeli bu limitler dâhilindeyse sigorta ödeme yapmakla yükümlüdür.
Hasar tespiti genellikle sigorta eksperi tarafından yapılır ve onarım maliyeti servis faturaları baz alınarak belirlenir. Karşı taraf %100 kusurluysa, masrafın tamamı bu limitler dahilinde sigorta tarafından karşılanır.
Eğer siz de kısmi kusurlu iseniz (örneğin %20), sigorta sadece %80 oranındaki kısmı öder. Geriye kalan %20’lik tutar ise sizin tarafınızdan ya da varsa kasko sigortanız tarafından karşılanır.
Sigorta ödeme yapmazsa veya eksik ödeme yaparsa ne olur? Bu durumda:
- Öncelikle sigorta şirketine itiraz edilebilir ve dosyanın tekrar incelenmesi talep edilebilir.
- Anlaşmazlık devam ederse, Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurarak hızlı bir çözüm yolu izlenebilir.
- Tahkim sonuç vermezse, kusurlu tarafa (sürücü veya araç sahibi) karşı maddi tazminat davası açılabilir.
Ayrıca, araç tamir edilse bile değer kaybı oluşmuşsa (ikinci el piyasa değerinde düşüş), bu zarar için ayrıca tazminat talep edilebilir. Değer kaybı talebi de karşı tarafın sigortasına veya doğrudan sorumlu kişiye yöneltilmelidir.
Eğer kazada siz kusurluysanız, trafik sigortanız sizin aracınızdaki hasarı ödemez. Bu durumda devreye kasko sigortası girer. Kaskonuz varsa onarım maliyetleri karşılanır; sigorta şirketi daha sonra zararı karşı tarafa rücu edebilir veya masrafı üstlenebilir. Kaskonuz yoksa masraflar size ait olur.
Özetle: Kusursuz olduğunuz bir kazada, aracınızın tamir masrafları karşı tarafın trafik sigortası tarafından ödenir. Eğer sigorta limitleri yetersiz kalır veya ödeme yapılmazsa, hukuki yollara başvurularak kalan zarar tahsil edilebilir.
Hasar sürecinde eksper raporları ve tamir faturaları gibi belgeleri saklamanız, gerektiğinde teknik bilirkişi incelemesi talep etmeniz, hak ettiğiniz tazminatı tam almanız açısından oldukça önemlidir.
-
Trafik Kazasında Manevi Tazminat Talep Edilebilir mi?
Evet, trafik kazasının yol açtığı manevi acı ve üzüntü için de tazminat talep edilebilir. Manevi tazminat, kazanın mağduru olan kişinin ya da ölümlü kazalarda yakınlarının yaşadığı psikolojik zararların bir nebze olsun giderilmesi amacıyla ödenen paradır.
Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi, ağır bedensel zarara uğrayan ya da hayatını kaybeden kişiyle birlikte, yakınlarının da uygun miktarda manevi tazminat talep edebileceğini düzenlemiştir. Ciddi şekilde yaralanan mağdurlar acı ve ıstıraplarına; ölen kişinin yakınları ise duydukları elem, kayıp ve psikolojik etkiler sebebiyle manevi tazminat isteyebilir.
Manevi tazminatın miktarı kanunen sabit değildir; hakim tarafından takdir edilir. Mahkeme bu kararı verirken:
- Kazanın şartlarını,
- Mağdurun uğradığı manevi zararın boyutunu,
- Kusur durumunu,
- Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını
Zorunlu trafik sigortası asıl olarak maddi zararları karşılamak için düzenlenmiştir; ancak uygulamada sigorta şirketleri, ölüm veya ağır yaralanma durumlarında, mahkemenin takdir ettiği manevi tazminatı da poliçe limiti dahilinde karşılayabilmektedir.
Eğer mahkemece hükmedilen tazminat tutarı sigorta limitlerini aşıyorsa, aşan kısım doğrudan kusurlu kişiden tahsil edilir. Manevi tazminat talebinde bulunmak için çoğu zaman dava açılması gereklidir; çünkü sigorta şirketleri bu tür zararları yalnızca mahkeme kararı doğrultusunda ödemeyi tercih eder.
Dava sürecinde sunulacak deliller (örneğin sağlık raporları, psikolojik değerlendirme belgeleri, tanık beyanları) manevi zararınızın derecesini ortaya koymak açısından büyük önem taşır.
Mahkeme, kişinin yaşam kalitesindeki düşüşü, ruhsal durumundaki etkileri ve ailesinin çektiği acıyı göz önüne alarak karar verir.
Sonuç olarak, trafik kazalarında manevi tazminat talebi yasal bir haktır. Bu tazminat, kaybı geri getirmese de mağdur ve ailesi için bir nebze adalet ve teselli sağlayabilir.
Manevi tazminat başvurularının doğru hazırlanması, uygun miktarın belirlenmesi ve dava sürecinin sağlıklı yürütülmesi için alanında uzman bir avukattan destek alınması tavsiye edilir.
Trafik Kazası Tazminatı Hesaplama
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Trafik kazası sonrasında haklarınızı doğru bilmek, tazminat sürecini hızlı ve eksiksiz ilerletmenin ilk adımıdır. Bu sayfada, kaza sonrası sıkça karşılaşılan hukuki ve sigorta temelli sorulara net, anlaşılır ve güvenilir yanıtlar bulabilirsiniz.
Yaralanmalı veya ölümlü trafik kazalarında ne kadar tazminat alabileceğinizi, başvuru şartlarını, sigorta limitlerini ve dava süreçlerini uzman bakış açısıyla sizler için derledik.
Unutmayın: Doğru bilgi, hak kaybını önler. Sorularınızı aşağıdan seçin ve tazminat süreci hakkında bilinçli hareket edin.





